Toptan Süt Ürünleri Fiyatları

Toptan Fiyatları

 

Toptan  fiyatları süt ineklerini besleyip, büyütüp, doğurtarak süt vermesini sağlayan daha sonra da aylarca çok hassas şekilde bakımlarını yapan, yani sütü üreten çiftlikler tarafından değil, bu sütü satın alıp işleyen, süt ürünleri üreten firmalar tarafından belirlenir. Ve elbetteki genellikle tüketici aleyhine çok yüksek farklar ile…
Ne kadar kötü olabilir ki?
Bir süt ineği için ucuz bakım maliyetlerini tercih etmenin veya ineğe eksik bakmanın ne kadar kötü olduğunu bilemezsiniz. Sonuçları sizin, bizim önemli değil çocuklarınızın sağlıklarına, ilerleyen yaşlarda karşılaşacakları fiziksel pozisyonlara kadar etkileyebilmektedir.

Toptan süt ürünlerinden elde edilemeyen yeterli kazanç, çiftliğimden süt tedarikini zorlaştırmakta , çiftçinin süt üretirken daha düşük maliyet yakalayabilmek için karşılaması gereken hijyen ve sağlık koşullarından feragat etmesine neden olmaktadır. Bu direk olarak insan sağlığından verilen ödündür. Süt ürünlerinin kesinlikle belirlenebilir maliyetleri vardır.   üreten firmalar arasında bu maliyetler çok fazla değişemez. Kaba yem, kesif yem binlerce alternatifli girdileri olan için sabit bir fiyat belirlenebiliyor. Nasıl çiğ süt maliyeti 3 aşağı beş yukarı hesaplanabiliyor ise bu süt ürünlerinin de maliyeti belirlenebilir. Hatta ana girdi ham madde olan sütün  fiyatı sabit olduğuna göre kesin olarak hesaplanabilir.

Toptan  fiyatları bu sayede hesaplanıp piyasada bir kontrol mekanizması oluşturulabilir. Örneğin 1 kg kaşar 8 litre süt ile imal ediliyor ise buna göre bir maliyet hesabı yapıp 13 TL  ‘nin altında satılan kaşar peynirlerini üreten firmaları incelemeye alabilirler. Aynı hesaplar peynir, yoğurt, tereyağ, kaymak, katkılı süt, değişik aromalı yoğurtlar için de yaygınlaştırılabilir.

Hatta her bir süt ürününe fiyat kotası koyup, rekabet sınırlarını belirleyip, belirli bir kalitenin alında süt  ürünü üretimi yapılmasını engellemek gerekir. Kaliteli üretilip iyi fiyatlara satıldıkça, çiğ sütü işleyen süt ürünleri üreticisi de, süt üreten sahibi de, para kazanacak ve işler bir üst kalite seviyesine taşınacaktır. Bu, beraberinde toplum sağlımızı, çocuklarımızın geleceğini de garanti altına alacaktır.

Hatta nasıl gıda tüketeceği konusunda şu anda bir paranoya yaşayan, hiçbir kuruma güvenmeyen toplumumuzda bir psikolojik rahatlama olacak, sosyal sağlımız düzelecektir. Günlük süt satışlarının artması, toplumun satın alıp evde yoğurt yapma isteği göstermesi bu durumun en açık göstergesidir.